Kasım atölyesinin filmleri gecikerek de olsa bitti. Bu seride yine 4 film var: Atölyenin eski oyuncularından Gülşah Büktür ve ilk filmiyle Erdal Uzunoğlu??nun oynadığı psikolojik gerilim türünde yukarıda gördüğünüz Bulmaca, Miray Akovalıgil??in oyunculuğu ile komedi türünde Zarf, ve iki ağır drama: Esra Gür??ün oynadığı Yalnız ve Neşe Loc??un yine Erdal Uzunoğlu ile yer aldığı Çürük Elma.
Gülşah Büktür ve Moni Nafeie dışındaki bütün oyuncu ve yönetmenlerimizin ilk filmleriydi bunlar.
Benim bu serideki favorim ?Bulmaca? ama diğerleri de iyi tabi. Bütün katılımcıları ve ülke çapında yarışmayla belirlediğimiz senaristleri tebrik ediyorum.
Yeni atölye 5 Şubat??ta başlıyor. Ayrıntılı bilgi şurada.
Metin ve Görseller: İlker Canikligil
267 sayfa, renkli , kuşe Alfa Yayınları, Yenilenmiş 1. Baskı Ocak 2015
Bu blogu izleyenlerin hatırlayacağı gibi 2007??de ?Dijital Video ile Sinema? adında bir kitap yazmıştım.
Kitabın Pusula??dan çıkan bu ilk baskısı hem iyi pazarlanamamış hem de uzun süre önce tükenmişti. Aslında yeniden basılması gerekirdi ancak hem bu konuyla ilgilenmeye vakit bulamadım hem de istediğim gibi bir yayıncı bulmak konusunda ilerleyemedim.
Ayrıca bildiğiniz gibi 2007??den bu yana o kadar çok gelişme oldu ki kitabı elden geçirmek de şarttı. Bu da sanıldığı kadar kolay bir iş değil elbette. Zaman alıyor. Bu amaçla 2014 başında tekrar masaya oturduğumda okurken ben bile şaşırdım: Kitapta DV (1995??te çıkan ve aslında her şeyin başı olan o müthiş format) en önemli öğeydi oysa bugün kimse DV??nin adını bile hatırlamıyor! Kaset diye bir şey kalmadı! HDSLR??lar çıktı, sensörler büyüdü, HD standart haline geldi ve hatta 4K geliyor vs vs.
Kısaca kitabın bazı bölümleri fena halde eskimişti. Bu durumda oturup neredeyse yeniden yazmak gerekti. Hazır elim değmişken başka bir çok şeyi de güncelledim tabi. Böylece bu yeni baskıda neredeyse her satır elden geçti diyebilirim. Çok büyük oranda bana ait olan 360 adet özgün renkli görsel malzemenin çoğu yenilendi, değişti, bazı bölümler yeni eklendi, bazı bölümler de yeniden yazıldı. Örneğin HDSLR bölümü yeni eklendi ve Renk Düzenleme bölümü tekrar yazıldı.
Sonuçta kitap daha iyi bir içerik ve tasarım, daha iyi bir baskı ve yeni bir yayınevi ile Alfa?? dan bu hafta çıktı.
Bu defa daha uzun süre dayanmasını umuyorum zira bu alanda en önemli kırılmalar zaten oldu. Önümüzdeki dönemde de gelişmeler olacaktır elbette ama kırılma olması zaman alacaktır.
Geçen Eylül’de başlayan yönetmenlik atölyesinin filmleri sonunda bitti. Bütün filmleri şuradan izleyebilirsiniz.
Eylül dönemi filmleri genel olarak da iyiydi ama bu dönem benim en sevdigim film yukarıdaki “Yalnızlar” oldu.
IFA’nın açtığı senaryo yarışmasına katılan Doğan Toryan’ın “Bir Taraf Sessiz” adlı senaryosu ne yazik ki benim disimdaki jurilerden ilgi gormemisti. Kısa filme uygun oldugunu dusunerek atolyeye onerdim. Önce katilimcilar da pek sıcak bakmasalar da sonunda kabul ettiler.
Kısa film senaryosu ne yazik ki ulkemizde tam olarak anlaşılmamış bir alan . Yıllarca tekrarladigim gibi: Kısa film uzun filmin kısası degildir. Bu nedenle cok daha basit, minimal, hatta pek bir sey anlatmadığı düşünülen senaryolar her zaman daha iyi sonuc verir.
Film her zamanki atölye kuralları dahilinde bir erkek, bir kadın, bir ev kısıtlamasıyla 8 saatte çekildi. Yalnızlar bir tür “Alacakaranlık Kuşağı” öyküsü sayılabilir.
Artık daimi oyuncumuz olan Emre Erturan ve ona eşlik eden Gülşah Yarar’a da teşekkürler. Tabi yonetmen Gül Çömez’i de tebrik ediyoruz.
Atölye ile ilgili daha fazla bilgi için şurayı ziyaret edebilirsiniz.
Son yorumlar