Archive for the 'fotoğraf' Category

Page 9 of 10

Is Less More? (Az çok mudur?)


Yandaki su bardağı Istockphoto‘da en çok satan fotoğrafım olmuş. 145 defa satılmış ve bunun karşılığında 121 dolar kazandırmış. Bu duruma sevinmek mi gerek üzülmek mi bilmiyorum tabi : ) Sen yıllarca fotoğraf çek sonuçta esas meselenin su bardağı olduğunu anla!

Sinemada da fotoğrafta da neyin ne kadar satacağını kestirmek neredeyse imkansız. En temel ve yalın şeyler en çok ihtiyaç duyulanlar gibi görünüyor. Bu da tabi ki çok can sıkıcı. Yine de “basit bir su bardağını en iyi nasıl çekerim” diye düşünmek de bir tür oyun sayılabilir…

Tabi örneğin buradaki fotoğrafın 11311 defa satıldığını düşünürsek (Şu an Istock’ta en çok satılan fotoğraf) darısı benim su bardağının başına diyorum!

Casio EX-F1@300 fps

Gecenlerde bahsettigim Casio EX-F1’in ilk görüntüleri gelmeye başladı. Burada hem kamerayla ilgili bir yazı hem de örnek videolar görebilirsiniz. Özellikle 300 kare/sn çekilmiş videoya dikkat… Böylece 35 mm filmin bir avantaji daha yok oluyor! 1000 dolarlık bir kamerayla saniyede 300 karelik çekim yapabilmek (tam çözünürlük olmasa da) bir devrin kapandığını açıkça gösteriyor.

Guerilla Films

Guerilla Films LogoEski öğrencilerim Onur Yildirim ve Murat Özsoy’un sirketleri Guerilla Films açıldı. Maslak’ta çok güzel bir ofis ve stüdyoları var.

Stüdyoyu hem fotoğraf hem greenscreen film-video çekimleri için ışık ve destek ekipmanlarıyla birlikte kiralamak mümkün. Ayrıntıyı yeni web sitelerinden öğrenebilirsiniz. Hayırlı olsun!

Mercek Seçmek…

canon-ef-24-70mm-f-28-l-usm-lens

Fotoğrafla uğraşan herkesin bildiği gibi makine seçmekten daha önemlisi mercek seçmektir. Özellikle DSLR çağında bu eskisinden de önemli hale geldi. Eskiden 35 mm çekerken çok büyük baskı yapmadığımız veya büyüteçle negatifi incelemediğimiz sürece mercek kalitesini fark etmemiz imkansızdı. DSLR larla çalışırken durum böyle değil. Yüzde yüz çözünürlükte bakınca merceklerin bütün foyaları ortaya çıkıyor.

Peki ama hangi merceği almak gerek? Makinenın yanında verilen 100 dolarlık “kit” mercek iş görmez mi? Şu züppe işi, ağır, büyük ve hantal “kırmızı çizgili” merceklere ihtiyaç var mı?

Geçen haftalarda benzer bir konuda fotoğraf alanında en ünlü iki site sahibi Micheal Reichmann ve Ken Rockwell birbirine girdi! Rockwell (ben kendisini epey ahmak buluyorum bu arada) ekipman önemli değil derken Reichmann “hayır ekipman önemlidir” diyordu.

Açıkçası Reichmann’ın saflarında yer almak durumundayım. Tabi ki “plastik kit mercekle” de iyi fotoğraflar çekmek mümkün ve yine tabi ki 3000 dolarlık bir mercekle de berbat fotoğraflar çekebilirsiniz ama konu bu kadar basit değil.

İyi bir mercek (veya ekipman) satın aldığınızda aslında artık bu konuda düşünmeme lüksünü satın almış oluyorsunuz. Örneğin yukarıda gördüğünüz Canon EF 24-70 2.8L böyle bir alet. Kendi sınfında bundan daha iyi bir mercek yok (EF 24-105 4L diyenler olabilir ama katılmıyorum : ). Dolayısıyla bu tür bir merceğe sahip olmanıza rağmen hala teknik olarak kötü fotoğraflar çektiğinizi düşünüyorsanız suçu kendinizde aramaya başlamak zorunda kalıyorsunuz, yani merceklerle ilgili düşünme süreciniz sona eriyor. Artık sadece kendinizle ilgili düşünmeye başlıyorsunuz.

Eh bu da pek azımsanacak bir şey değil : )canon-ef-24-70mm-f-28-l-usm-lens

Fotoğrafla uğraşan herkesin bildiği gibi makina seçmekten daha önemlisi mercek seçmektir. Özellikle DSLR çağında bu eskisinden de önemli hale geldi. Eskiden 35 mm çekerken çok büyük baskı yapmadığımız veya büyüteçle negatifi incelemediğimiz sürece mercek kalitesini fark etmemiz imkansızdı. DSLR larla çalışırken durum böyle değil. Yüzde yüz çözünürlükte bakınca merceklerin bütün foyaları ortaya çıkıyor.

Peki ama hangi merceği almak gerek? Makinanın yanında verilen 100 dolarlık “kit” mercek iş görmez mi? Şu züppe işi, ağır, büyük ve hantal “kırmızı çizgili” merceklere ihtiyaç var mı?

Geçen haftalarda benzer bir konuda fotoğraf alanında en ünlü iki site sahibi Micheal Reichmann ve Ken Rockwell birbirine girdi! Rockwell (ben kendisini epey ahmak buluyorum bu arada) ekipman önemli değil derken Reichmann “hayır ekipman önemlidir” diyordu.

Açıkçası Reichmann’ın saflarında yer almak durumundayım. Tabi ki “plastik kit mercekle” de iyi fotoğraflar çekmek mümkün ve yine tabi ki 3000 dolarlık bir mercekle de berbat fotoğraflar çekebilirsiniz ama konu bu kadar basit değil.

İyi bir mercek (veya ekipman) satın aldığınızda aslında artık bu konuda düşünmeme lüksünü satın almış oluyorsunuz. Örneğin yukarıda gördüğünüz Canon EF 24-70 2.8L böyle bir alet. Kendi sınfında bundan daha iyi bir mercek yok (EF 24-105 4L diyenler olabilir ama katılmıyorum : ). Dolayısıyla bu tür bir merceğe sahip olmanıza rağmen hala teknik olarak kötü fotoğraflar çektiğinizi düşünüyorsanız suçu kendinizde aramaya başlamak zorunda kalıyorsunuz, yani merceklerle ilgili düşünme süreciniz sona eriyor. Artık sadece kendinizle ilgili düşünmeye başlıyorsunuz.

Eh bu da pek azımsanacak bir şey değil : )

Sahte Sandisk’ler!

sahtesandisk.jpg Bu sıralar nedense Uğur Dündar gibi oldum.

40D’yi alınca yanında bir de CF kart alayım dedim. Gittigidiyor.com da Sandisk’in en hızlı (266x) kartını 65 YTL ye bulunca sevindirik olup atladım (tabi amerika fiyatının 89 dolar olması beni biraz düşündürmedi değil!)

Bugün kart geldi. Açar açmaz görünüşünden kıllandım. Makinaya takıp biraz denedim. Hızı benim 80X Lexar ile aynıydı. Sonra ufak bir google sorgusuyla iş çözüldü: Sıradan kartların üzerine Sandisk logosu basıp satan uyanık arkadaşlarımızın oyununa gelmiştim. Kartı geri yollayıp gittigidiyor’a durumu bildirdim. Fakat sitede gördüğüm kadarıyla bir çok insan Sandisk aldık diye mutlu mesut yaşıyor. Hatta satıcıya da yıldızlar döşenmişler… Gittigidiyor da durumu kabullenmekte pek istekli değil. Bana habire paramı nasıl geri alabileceğimi hatirlatıp duruyorlar.

Yukarıda solda bana gelen kart var. Sağdakiyse gerçek Sandisk… Daha fazla ayrıntı burada.

EOS 40D

40d.jpg

Gecen hafta 16 bin karelik beraberlikten sonra 20D arıza yapınca tamirle uğraşmamak için EOS 40D’ye yarı gönüllü de olsa geçiverdim. Bir haftalık kullanımdan sonra bazı yorumlarımı yazayım:

* Çözünürlük: Bu konuda ciddi bir gelişme görmedim. 8 MP den 10 MP ye çıkış çok önemli değil…
* Auto Focus: Burada 40D epey ileride. 20D’nin netlik sistemi yavaş ve tutarsızdı. 40D çok daha hızlı ve kolay yakalıyor.
* LCD: 3.0 inch lik ekran tabi ki 1.8’lik ekrandan iyi ve hayatı kolaylaştırıyor ama çözünürlüğün daha fazla olması iyi olurdu. Bu arada pil tüketimi de tabi ki hızlanmış. Yalnız LCD’nin renkleri başarısız. Mor – macentaya doğru bir kayma var. Nette gördüğüm kadarıyla bu genel bir sorunmuş.
* Vizör: 20D nin vizörü çok küçüktü. 40D de bu durum hissedilir derecede düzelmiş.
* Live View: Henüz tam oturmamış bir sistem olsa da işe yarıyor. Özellikle de macro ve masa üstü çekimlerde netliğe bakmak için çok yararlı.
* Örtücü Sesi: 20D’nin berbat bir örtücü – ayna sesi vardı. 40D’de hem ses çok daha az hem de daha güzel. Tabi pratikte tamamen anlamsız da olsa psikolojik olarak önemli : )
* Gövde ve Kullanım: Gövde daha sağlam ve profesyonel duruyor. Menüler de eskisinden daha kullanışlı. Auto ISO özelliği de yararlı. Vizörde iso ayarının görünmesi de çok iyi. 14 bit işlemcinin yarattığı herhangi bir fark göremedim ama bir zararı da yok. Tabi RAW dosyalar artık 12 MB büyüklüğünde… “Toz giderme” sistemi de umarım işe yarayacak : )

Sonuç: Fiyat – özellikler ilişkisi açısından 40D şu an alınabilecek en iyi kamera diyebilirim. 20D’niz varsa ve mutluysanız değiştirdiğinizde önünüzde yeni dünyalar açılmayacak ama mutsuz olmayacağınız da kesin.

Quiz: Uzak Bir Ulke…

Geçen ay microstock dünyasında garip bir hırsızlık haberi konu oldu. Flickr‘in meşhur fotoğrafçısı Rebekka’nın bazı fotoğrafları kendisinden habersiz şekilde istockphoto.com da satışa konmuştu. Olay tesadüfen ortaya çıkar çıkmaz fotoğraflar hemen çekildi elbette. Ancak olayı yorumlayan istockphoto yöneticisi Kelly Thompson’un hırsızla ilgili şu ifadesi ilginç: “He is in a country where it would be very difficult to do too much to him, which is unfortunate…”

Bilin bakalım kod adı vulcanacar olan bu arkadaş hangi ülkeden? Evet bildiniz.

Sonunda DP1…

sigma_dp1.gifSigma’nın yıllardır sözü edilen fotoğraf makinası DP1 sonunda duyuruldu. DP1 bildiğimiz amatör PS kamera (Point and Shoot) tarzında görünüyor ama algılayıcısı neredeyse APS-C büyüklüğünde (20.7 mm x 13.8mm). Böylece DSLR kadar iyi sonuçları küçük bir gövdeyle verebilme iddiasını taşıyor.

Aletin algılayıcısı da bildiğimiz Bayer filtresiyle çalışmıyor. FOVEON adı verilen (hayli tartışmalı) bu algılayıcı klasik negatif filme benzer şekilde kırmızı, mavi ve yeşile duyarlı “katmanlardan” oluşuyor. Böylece Bayer Filtresinde oluşan yüzde otuzluk detay kaybı bu algılayıcıda görülmüyor. Yalnız ne hikmetse 4.6 MP lik bu algılayıcıyı Sigma 14 MP olarak tanıtıyor (her bir katmanda 4.6 MP olduğu için). Bu iddia biraz aşırı görünüyor (zira her katmanda 4.6 MP olsa bile sonuçta 14 MP lik bir görüntü ortaya çıkmıyor) ama yine de DP1 ilginç bir alet. Özellikle ikinci kamera olarak kullanışlı olabilir. Burada örnek fotoğraflar görebilirsiniz.

Burada da Foveon ile Bayer arasındaki karşılaştırmayı inceleyebilirsiniz. İddiaya göre 4.6 MP lik bir Foveon 5D deki 12 MP lik CMOS’tan daha iyi sonuç veriyor.

Hangi Kamerayi Alayim?

Bu soruyu defalarca duydum. Tabi kendime de yuzlerce defa sordum (Gerçi genelde kamera almayarak meseleyi kökünden çözdüm diyebilirim : ). Özellikle İnternet’ten sonra bir şey almak hem bir zevk hem de eziyete dönüştü. Her malı beğenen ve beğenmeyen binlerce yazı bulmak mümkün. Kamera üreticileri de işleri pek kolaylaştırmıyor haliyle.
Continue reading ‘Hangi Kamerayi Alayim?’

Nikon D60

nikon_d60.gifEh hep Canon gol yiyecek degil ya!

Nikon bugün tüketici sınıfı DSLR D60’ı duyurdu. Yeni Nikon 10 MP çözünürlüğündeki algılayıcısının 12 bit derinliğinde çalışması, LCD’sinin 2.5 inch olması ve Live View ozelligine sahip olmaması gibi pek çok nedenle geçen hafta duyurulan Canon EOS 450d karşısında zayıf kalıyor.

Ayrıntı burada.

Canon EOS 450D

eos450dfront-001.jpg Ne yazık ki 5d Mk2 beklentileri boş çıktı. Bugün duyurulan tek kamera EOS 450D oldu. 12 MP lik algılayıcı ile 40D nin (en azından piksel sayısı olarak) önüne geçen bu küçük kamera (Canon hep bunu yapıyor) 899 USD lik fiyatıyla yeni başlayanlar için iyi bir seçenek olsa da yarı profesyonel kullanıcıları pek mutlu etmedi. Daha ayrıntılı bilgi burada.

Hala umudunu kaybetmemiş olanlar yarın öbür gün yenilenmiş bir 5D açıklaması bekleseler de bence artık sonbahara kadar yeni kamera düşük olasılık.

Nikon 14-24 f2.8

Nikon 14-24 vs Canon 14

Ah Canon yine yaktın bizi: Nikon arka arkaya bombalar patlatiyor. Yukaridaki linkte Nikon’un yeni canavarı 14-24 mm (harika bir geniş açı aralığı) ile Canon’un prime 14 mm si karsilasiyor. Sonuc sasirtici zira Canon prime ile bir zoom a karşı açık ara yeniliyor!

Canon’da şimdilik bu aralıkta bir zoom yok…

Social Media

Visit Us On TwitterVisit Us On Youtube