Monthly Archive for Ağustos, 2011

Sony’den A77Sony’den A77

Sony epeydir beklenen APS-C kamerası A77’yi duyurdu.

TMT (Geçirgen Ayna Teknolojisi) kullanan 24 MP lik bu yeni Sony DSLR AVCHD’nin geliştirilmiş ikinci sürümü sayesinde 1080p video  (saniyede 60 progressive kare!) çekebiliyor. Böylece doğrudan EOS 7D ye rakip oluyor ve hatta ne yazık ki geçiyor : )

Büyük olasılıkla çok iyi bir video “auto focus” özelliğine de sahip olan A77 fotoğraf seçeneğinde saniyede 12 kare çekebiliyor (ve böylece en hızlı DSLR oluyor). Vizörü yine bir ilk olarak OLED olan kamera 50-16.000 ASA arasında çalışabiliyor.

Elime almış değilim ama 1400 USD lik gövde fiyatı ve “Smart Tele Converter” gibi yenilikçi özellikleriyle  SLT A77 iyi bir kamera gibi görünüyor. Zaten Canon’un Nikon’dan çok Sony’den çekindiği de epeydir konuşuluyordu.

Peki Sony alınır mı? Henüz mercek seçenekleri Canon ve Nikon kadar değil. Bunun dışında çok iyi bir seçenek.

Sony A77 yanında bir kaç yeni küçük kamera (NEX) ve mercek de duyurdu.

Ayrıntı ve diğer duyurular her zamanki gibi şurada

Mükemmel ve BerbatMükemmel ve Berbat

Su altında fotoğraf çekmek herkesin ilgisini çeker: Işık koşulları alıştığımız gibi değildir, poz vermek zordur. Suyun altında her şey başka görünür.

Bu yaz tatilinde Sony’nin DSC TX5 adında bir su altı kamerasıyla oynama fırsatım oldu. Kamera bir çok açıdan mükemmel: Su geçirmiyor, çözünürlüğü gayet iyi, renk performansı ve video seçenekleri de fazlasıyla başarılı. Üstelik çok pahalı da değil (artık TX10 üretiliyormuş ama o bile 300 dolar civarında). Sony’den beklenmeyecek şekilde SD kart kullanan TX5 bütün mükemmeliği içinde aynı zamanda berbat bir alet.

Bunun da çok basit bir nedeni var: LCD kesinlikle su altında görülmüyor. Sudan çıkınca da zaten güneş yüzünden görülmüyor 🙂

Dünyanın en iyi algılayıcısına ve özelliklerine bile olsa kullanıcıya ne çektiğini gösteremeyen bir kamera neye yarar ve ne için yapılır?

Yukarıdaki örnekteki gibi “Ne çıkarsa bahtıma” deyip deklanşöre basacaksınız.

Aslında bu da bir yöntem elbette. Sonuçta kontrolü bırakmanızı sağlıyor. Yine de her seferinde ne çektiğinizi görmek için gölge bir yer aramak zorundasınız ve bu gayet sıkıcı.

Kameranın bir diğer dahiyane özelliği de touchscreen olması. Bütün seçenekleri ekrana dokunarak ayarlamanız gerekiyor. Göremediğiniz bir ekranda bunu yapmaya çalışırken ilginç bir deneyim yaşıyorsunuz tabi.

“Sonuçta TX 5 Sony’nin yaz eğlencesi amacıyla çıkardığı bir alet ne bekliyorsun ki?” diyebilirsiniz. Yine de kamera üreticilerinin genelde çok garip hatalar yaptıklarını düşünüyorum. Kullandıkları teknolojiler o kadar hayranlık verici ki takıldıkları noktalar gülünç kalıyor. Görüntü üreten her insanın en temel ihtiyacı çektiği şeyi görebilmektir : ) Bunu anlamak çok zor olmasa gerek.

Social Media

Visit Us On TwitterVisit Us On Youtube